İstiklal Hikayeleri - Su İsteyen Küçük Mustafa'yı Süngü ile Şehit Eden Alçak Yunan

Dumlupınar  parkında mezarı bulunan küçük Mustafa’nın gerçek hikayesidir .Şehitler mezarlığında aslında her bir taş bir hikayedir. Aşağıdaki hikayede Dumlupınar Parkında mezarı bulunan küçük Mustafa'nın Hikayesidir. 


İşte Hikaye;

Babası Mehmet Kuvayi Milliyecidir düşmana karşı savaşır. Gondilis Dumlupınar köyü işgal edildiğinde halka zulüm etmez ama arkasından gelen general FRANKO o kadar da masum değildir. Yakar yıkar her yeri. Kadınlara tecavüzü meşru kılar. İhtiyarlara eziyet işkence serbest der. Tüm halk Dumlupınar meydanında toplanır. Angarya için işçi seçerler o esnada annesinin kucağındaki Mustafa “su” diyerek ağlamaya başlar. General Franko; susturun şu piç kurusunu ” diyecektir . Annesi; “o daha bebek ne anlar sus’tan sizin Allah’tan korkunuz yok mu ? Merhametiniz yok mu? su istiyor yavrum n’olur bir yudum su ” diye bağırınca küçük Mustafanın kaderi çizilir.

General Franko; Küçük Mustafayı zorla annesinin elinden alır bir kaç kez silkeler ve “sus lanet olası çocuk” diyerek bağırır, bebek iyice ağlayıp daha fazla bağırmaya başlayınca, Franko hızını alamaz ve küçük Mustafayı havaya fırlatır, yetmezmiş gibi Havadan düşerken Mustafa’yı süngüye takar… bir feryat kopar ki minik Mustafa’nın kanları Franko’nun üzerine damlar. Annesi orada bulunan halkla birlikte feryada başlayınca Franko  en önde bulunan yaşlı bir amcayı da kurşuna dizer. 

Hiçbir zaman gaflete düşme seçeneğimizin olmadığı atalarımızın dediği gibi su uyur düşmanın uyumadığını hatırımızdan çıkarmamızın gerektiğini anlatan bir hikaye. 

Rabbim bir daha düşman çizmesini bu topraklara bastırmasın. Ancak bizim de daima teyakkuzda olmamız en önemli vazifemizdir. Yeni nesili bu şuur ile yetiştirmek en önemli sorumluluğumuz olmalıdır. 

Bir bardak su için düşmanın vicdanına kalmamak ve acımasızca süngülenmemek için var gücümüz ile birlik ve beraberliğimiz vatan ve milletimizin dirliği için çalışmak en önemli görevi ve sorumluluğu olduğunu farkında olmalıdır  genç nesil.

Sadece genç neslin üstüne bırakılamaz bu vazife.Büyükler de tecrübenin vermiş olduğu davranış ve haller ile örnek teşkil etmelidir. 

İster kamu,siyaset ister sivil düşünce ve aksiyon kuruluşları buna önayak olmalıdır. Fikir ve düşünce farklılığı olması doğal olmakla birlikte toplumsal çekişme ve gerginliğe sebep verecek ve toplumun katmanları arasında derin yarıklar oluşturacak faaliyet ve sözlerden uzak durulmalıdır.

Fpakademi



Share:
spacer

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder